İznik Gazetesi ekibi olarak her hafta olduğu gibi seslendirme sektöründe isim olarak bilmediğimiz ama seslerini duyunca ‘’ ya ben bu sesi bir yerden hatırlıyorum’’ dediğimiz mikrofon ardında saklı kalmış ünlü seslerin isimlerini siz değerli okuyucularımızla buluşturmaya devam ediyoruz. Son dönemlerde diğer meslek gruplarına göre daha çok dikkat çeken seslendirme sektörü herkesin yapmak isteyeceği son derece havalı bir iş haline geldi. Her insan seslendirme yapabilir mi? Neler gerekli gibi önemli soruları sesiyle dikkat çeken sevgili Ömer Şerif Erzurumlu’ ya sorduk. Röportajımıza geçmeden önce şunu söylemeliyim ki sevgili Ömer Şerif Erzurumlu ile yaptığımız röportaj diğer röportajlara en hızlı ve en güzel röportaj oldu. Şimdi seslendirme sektörü ile alakalı merak ettiğiniz her şey bu röportajımızda.
Seslendirme sektörüne kaç yılında ve nasıl başladınız?
Sektöre girişim 2016 yılında oldu. Ustaların kayıtlarını dinleyerek başladım. Sonrasında rabarbalara girdiğim bir dönem oldu. Ardından voice testlerin artmasıyla birlikte rol konuşmaya başladım.
Her insanın küçük yaşlardan itibaren belli başlı hayaller olur. Sizin içinde bu sektör hayallerinizden bir tanesi miydi?
Kendimi bildim bileli çizgi film, animasyon filmleri izleyen bir çocuktum. Reklamları bile sıkılmadan merakla izlerdim. Zamanla ben de sevdiğim bir çizgi filmin içinde bir parça olmak istediğimi fark ettim. Bu iş benim çocukluk hayalimdi.
İlk ses verdiğiniz projeyi hatırlıyor musunuz nasıl bir duyguydu?
İlk seslendirdiğim iş Mad Men dizisinde bir karakterin gençliğiydi. 2 kısa cümlesi vardı. Çok heyecanlıydı ama sonunda hayalimi yaşıyordum. Mikrofonun karşısında olmak beni çok mutlu etmişti.
Kendi sesinizi sosyal mecralarda veya TV de duyunca nasıl tepkiler veriyorsunuz?
Genelde hayat akışından dolayı pek göz atamıyorum. Kendimi duyunca işimi yaptığım için mutlu oluyorum. Çocukluğum aklıma geliyor ve ne yapmak istediğimi hatırlıyorum. Her zaman elimden gelenin en iyisini yapmaya çalışıyorum.
Her insan reklam seslendirmesi yapabilir mi neler gerekiyor?
Ben herkesin reklam seslendirmesi yapabileceğini düşünmüyorum. Reklam, dublajın yanı sıra daha fazla enerji ve sabır gerektiren bir şey. Her şeyi çok iyi yapsanız bile sabırlı olmanız gerekiyor. Reklamda çoğu zaman müşteri ile çalışılıyor. Firmanın kafasındaki reklama uyacak sesi iyi şekilde çıkarmanız önemli bir durum.
Son zamanlarda seslendirme sektörünü ve meslek hayatınızı nasıl değerlendiriyorsunuz?
Sektör son zamanlarda oldukça durgun. Ben bu işle hayatımı idame ettiren biriyim. Projelerin az olduğu dönemlerde işimi yapamadığım için üzülüyorum. Umarım her şey daha iyi olur.
Sizin gibi seslendirme sanatçısı olmak isteyenlere ne gibi tavsiyeler verebilirsiniz?
Ben seslendirmeyi alaylı olarak yapan biriyim. Mümkünse iyi bir eğitim alsınlar. Seslendirme hayatın merkezine konmadan yapılabilecek bir iş değildir. Yani her şeyden çok sevmeniz, istemeniz gerekiyor. Tüm bunlara hazırsanız sıkı bir çalışma sizi bekliyor.
Bu sektörde gelecekte kendi konumunuzu nasıl görüyorsunuz?
İşimi severek yaptığım sürece iyi bir yerde olacağımı düşünüyorum. Çeşitli içerikler üreten bir sanatçı olmak istiyorum. Oyunculuk yapmak da hayallerimin arasında.
Son dönemde teknolojinin ilerlemesiyle birlikte yapay zeka sayesinde artık istediğimiz ses üzerinde oynamalar yapabiliyoruz. Bu konu hakkında ne düşünüyorsunuz. Sizce yapay zeka seslendirme sektörü için bir tehdit midir?
Bence yapay zeka seslendirme sektörü için bir tehdittir. Umarım bir gün işimizi kaybetmeyiz ama bir tahminde bulunmak zor değil. Önümüzdeki yıllarda yapay zeka kullanımının artmasıyla birlikte işimiz yok olabilir. Yok olması söz konusu olursa bizim için yeni işlerin doğacağını düşünüyorum.
Sizi en çok etkileyen ve akılda kalan bir karakter seslendirmesi var mı?
Çok fazla var, ama bahsedecek olursam, Enola Holmes filminde Tewkesbury karakterini severek seslendirdim. Bende farklı bir yeri var. Onun yanı sıra Daniel Isn’t Real filminde Luke karakteri var. Benim içim önemli olmasının nedeni karakterle duygusal olarak çok fazla ortak noktamız olmasıydı. Genel olarak aynı yapıda olduğum karakterleri seslendirmeyi çok seviyorum.
Sizi siz yapan en önemli etken nedir ve seslendirme sektörü dışında nasıl bir Ömer Şerif Erzurumlu var?
Beni ben yapan şeyi tam olarak ifade edemesem de, seslendirmenin benim için bir işten fazlası olduğunu söyleyebilirim. Sektörün dışında sakin, sıcakkanlı, olumlu bir Ömer Şerif Erzurumlu var. Duygusal ve duygularını açıkça yaşamaya çalışan biri.
