HAYAT KADINLA GÜZELDİR, HAYATI GÜZELLEŞTİREN DE KADINDIR

0

İnsanoğlu uzun bir süre kadın tanrıçalarla birlikte yaşamış. Kibele heykellerine bir bakın: Büyük göğüsler ve geniş kalçalar. Size hemen bereket deden kavramı çağrıştıracaktır.

Kızım resim eğitimi aldı, iyi de bir ressam. Bir gün evdeyiz. Bana bir kadın göğsü resmi gösterdi ve baba dedi, samimi olarak söyler misin, bu resim sana neler düşündürüyor.

Baktım, bereket, dedim ve bir de bir kurdu emen Romus ve Ramcilus kardeşleri dedim.

Kızım, ilahi baba dedi ve hiç bir şey söylemedi.

İlk çocuğum kız olsun istedim. Çorum Doğumevinde ve annesi yanında. Sabahın erken saatlerinde fırladım hastaneye gittim. Bana müjdeyi verdiler. Çocuk doktoru Sami Bey ve eşimin abisi Dr. Atilla birlikte geziyorlar. Ben eşimin yanındayım. Dr Sami Bey bana döndü -” Kız istiyormuşsunuz, dedi , öyle mi ?” Evet dedim.

Bilmiyorum neden, kız kardeşim Ayla’yı çok seviyordum, ondan mı, yoksa bir başka nedeni mi var hiç düşünmedim.

Dünyaca ünlü seramik sanatçısı dostum, ilk geldiğim günlerde benim için özel bir seramik kap yaptı. Orada bir sözcük hemen dikkati çeker Yeni Feminist

Adil Can kızar, bağırır, çağırır ama bana saygı duyduğunu biliyorum.

Sanatçı genelde öyledir. Beyninde ve ruhunda fırtınalar esen bir insan nasıl dingin bir hale gelebilir. Sükün bulabilir.

Bunun iki yolu var: ya bir şeyler üreteceksin ya da böyle aksi bir adam olacaksın ama samimi olarak söyleyeyim kocaman bir sevgi yumağı o.

Ben de kendimi iyi , yaman bir hammala benzetiyorum. Çünkü bütün insanlığın yüreğini avuçlarımda, büyük bir özen ve dikkatle avuçlarımda taşımak gibi bir gayretin içindeyim gibi hissediyorum kendimi.

Bir gün kızım Adil Can’lara gider. Sohbet uzar gider. Kızım bir ara ” Adil amca, biliyor musun senin babama özel olarak yaptığın bir seramik var. Onu canı gibi saklıyor”

Eee, o candan gelen bir hediye, saklanmaz mı?

Adil Can bir süre durur ve gözlerinde yaşlar belirir. “Biliyor musun yeşim der. Ben hayatımda 2 kişiye o tür özel seramik yaptım der.”

Ben hep hayattan yana ve öyle ki kadınlardan yana oldum . Yeri geldi , kadın haklarını savundum.

Bir gün yine kadınlar ile ilgili bir şey vardı. Kütüphanede bir tören düzenledim. Çocuk yuvasından bir pedegog ve bir de yaşlı bayan vardı. Çok uzak bir gün olduğu için bütün ayrıntıları pek net bir biçimde hatırlayamıyorum. Birazda kocamışlık var. Açılış konuşmasını ben yaptım. Ve bir yerde dedim ki “Benim kadınlara karşı büyük bir saygım var. Bunu sakın ola ki olpudus kompleksi falan diye düşünmeyin. Belki de anneme olan büyük saygıdan olabilir.”

O nazenin, zarif varlığa nasıl saygı duyulmaz ki.

Bir kez İslam’da çok sözü edilen ummi sözcüğünün etimolojik anlamlarından biride, anacıl, anneye saygı gösteren, onun sözünü dinleyendir.

Kadına en büyük saygıyı İslam getirmiştir.

Bütün kutsal kitapları gözden geçirin, ta Mayaların’kine kadar, kadına en büyük değeri ve yeri veren Kur’an-ı Kerim’dir. Hatta onlar adına düzenlenmiş bir sure vardır. Nisa Suresi. Nisa kadın demektir.

Peygamber Efendimize (s.a.v) bir sahabi soruyor . “Ya Resulallah, kime iyililik yapayım diye.” Peygamber Efendimiz “Annene” diyor. Sahabi “Peki, sonra kime iyilik yapayım diye sorar. Peygamber Efendimiz, yine annene der. Sahabi ondan sonra der. Peygamber Efendimiz yine annene, der.

Daha ne olsun ki, ben daha ne ekleyeyim ki bu sözlere.

Ünlü sosyalog Sombart, dünyayı kadınlar değiştirecektir der. Şöyle bir düşünürseniz, çocuğu yetiştiren, eğiten o, alışveriş yapan o, etrafı derleyip toplayan, düzenleyen o.

Kadının elinin değdiği her şey güzel, insanın içini ısıtan bir güzellik var onda.

Kimi düşünürler ne güzel özetlemişler bunu. Örneğin Mevlana ” Erkeği kadın eğitir” diyor.

Büyük düşünür İbn Arabi o zor anlaşılabilir kitaplarında kadına yer verirken kadın Allah’a (c.c) daha yakın bir varlıktır, der. Çünkü o doğurur, der. Adem’i bir yalnız düşünün. Çıldırmak hiçten değil.

Hayatın devamından yana kadın daha etkin bir rol oynuyor.

H.z Ömer “söküğümü diken, yemeğimi yapan, çamaşırlarımı yıkayan bir insan nasıl sevgi ve saygı duymayayım ki” diyor.

Geçirdiğim ağır bir rahatsızlık sonucu beyin anjiyosu için içeri girdiğimde dışarıda ağlayan, çıktıktan sonra beni giydiren ve yanağımı okşayan bir kadına ben nasıl bir yer bulabilirim.

Onun için bile olsa yalnızca kadına saygı duyulur ve onun iyi olması, yüzünün gülmesi için her türlü fedakarlık yapılır, yapılmalıdır.

Evet, feministim sonuna kadar kadın haklarını savunuyorum.

Bunu ben bir yerde dedim, ipe sapa gelmez, hiç bir biçimde ciddiye alınmayacak şeyler dediler.

Ya bilmiyorlar, yada kadına saygıları yok.

Evet, hayat kadınla güzeldir, hayatı güzelleştiren de kadındır.

Ben kadınlar günü falan bilmem, benim için her gün kadınların günüdür

Annem, eşim, kızım ve bütün kadınlar için.

Leave A Reply

Your email address will not be published.