İZNİK İSKELESİNDEN ORHANGAZİYE          

    Kenan YEŞİLYURT'un yazısı...

0

İznik’den geçen ;  Lefke (Osmaneli) -İznik – Dikilitaş – Kızderben t- Hersek üzerinden İstanbul’a ulaşan İpekyolu döneminde  İznik ticari açıdan çok hareketliydi.

Ne zaman Bağdat Bahn (Haydarpaşa-Bağdat) demiryolu açıldı.(1892)  İznik ticari önemini gün geçtikçe yitirmeye başladı. Her ne kadar Mekece üzerinden İstanbul’a ulaşım sağlansa da yeterli ve ekonomik değildi.  Gerçi Yenişehir- Kocaçınar-Aşağısölöz- Dutluca- Arapgazi – Karsak bağlantılı yol olsa da  rantabl değildi. Kuzey yolu (Çakırca , Boyalıca, Keramet) yolu  yoktu. 1956 yıllarından sonra açıldı.

Bu durumda İznik/Nikea kurulduğundan beri kullanıla gelen göl yolunun kullanılması öne çıkmıştır. Uzun yıllar İznik gölünde çift kürekli (5-6 tonalite) kayık ve yelkenliler ile taşıma/ulaşım yapılmaktaydı..

Bu işleri yapanlardan Kayıkçı sülalesi (Karaoğlu) ilk defa motorla çalışan tekne alarak gölde taşımacılığa başladılar. Bu tekne hem daha hızlı hem de daha fazla yük alabiliyordu. İstanbul taşımacılığı da buna bağlı olarak göl ulaşımına kaydı.

İznik’te yıllar önce (1923) Seyh  Servet Akdağ Efendinin yapmak istediği motorlu taşımacılık da hayata geçirilmiş oldu.

Üreticide daha fazla mal göndermeye başlarken, kendi üretimini de arttırma yoluna gitti. Sonuç da  var olan motor yetmemeğe başlayınca maliye de bir motor alarak  üreticilere destek oldu. Talebin artmasıyla da yeni motorlar devreye girmeye başladı. Sadece üreticinin malının İstanbul a gönderilmesi değil, göl kıyısındaki köyler arasında ticaret ve insan taşımacılığıda yapılmaktaydı. İstanbul dışında Bursa ulaşımı da Orhangazi  üzerinden yapılagelmeye başlamıştı. Talip Apaydın anılarında (1945 Haziran) “İznik’de gezimiz bitince motorla Orhangazi ye geldik oradan otobüsle Bursa ya geçtik”

İstanbullu İsmail Acar  motorları ile gölde nakliye yapıyordu. Daha sonra İznikli İdris Yazan da motoruyla taşımacılık yapmaya başladı. Teknenin kaptanı da oğlu İsmet Yazan dı.              ( Sonraki yıllarında, Belediye de zabıta Amiri olarak görev yaptı)  Bu tekneler 30- 40 tonalite kapasiteliydi. O dönemin önemli Kaptanlarından Kaptan Mehmet (Mehmet Keklik),  Kaptan Kadir (Baykent) vardı.  Kadir Kaptan, daha sonraki yıllarda da göl ile ilişiğini hiç kesmeyerek  yelkenli ve kayıklarla meşgul oldu.

Bu arada  Güney sahili taşımacılığını ise Arapgazi deki Karadenizliler yaparken, prina taşımacılığı dışında İznik İskelesinden de yük de alıyorlardı.

Orhangazili’ler de bu gelişmelere kayıtsız kalmamış; Hüsnü Tozkoparan  (Orhangazi Belediye Başkanı 1955-1973) da motor alarak taşımacılığa katılmıştır.

Gölün kuzey sahilinde İznik ana iskelesinden sonra İncesu (Kumbaşı), Çakırca, Boyalıca, Keramet, Yeniköy Arifağa Burnu ve Orhangazi’de iskeleler vardı.

İznik den ve diğer iskelelerden toplanan mallar  motorlarla Orhangazi ye gelirdi. Burada kamyonlara  yüklenen, sebze meyve sandıkları çuvallar ve diğer yükler Yalova da  Dereağzı’nda( TİGEM civarı) tekrar motorlara yüklenerek İstanbul Hali ne ulaştırılırdı.

Güney sahilinde ise Müşküle, Narlıca, Sölöz ve Arapgazi iskeleleri vardı. Güney iskelelerinde genellikle pirina taşımacılığının yanında zeytinyağı taşımacılığı da yapılıyordu. Arapgazi’ye getirilen pirinalar Gemlik ‘e sabun fabrikalarına getiriliyordu. En önemli alıcı olan Kafoğlu pirina alışlarını köylerden kendi adamlarıyla da yaptığı oluyordu. Fıçılarla da Zeytinyağı , Arapgazi üzerinden Gemlik e ulaştırılıyordu.

İznik İskelesi İznik ovasının tarım ürünlerini İstanbul’a ulaştırmasının yanında İstanbul İznik arası insan ve eşya taşımacılığının merkezi idi. İskele İznik surlarının göle doğru uzantısı onarılarak yapılmış taş kısmının devamına da kazıklar üzerine ahşap iskele uzatılmıştır. İskelenin yanında tek katlı küçük bir eklenti vardı. Burası motorcuların /tüccarların yazıhanesiydi. Ayrıca arabacıların, üreticilerinmotor tayfasının bekleme  yeriydi. İçerisi depo gibi de kullanılıyordu. Çiftçiler ürünlerini buraya getirir ve motorlara yüklerlerdi. Motorların geleceği saatler de yolcuların ve yüklerin geleceği saatler de arabalar beklerdi. Bunlardan Arabacı Kazım arabaları ile İznik ‘e eşyaları ve yolcu taşırdı. Yolcusunu alan araba Güngör Motelin rampadan çıkar Cebeci Cami’nin önünden şimdiki İskele Sokağı izleyerek İznik’ merkeze varırdı.

İznik Gölü güney yolu olan Göllüce, Narlıca, Dutluca, Gölyaka (Arapgazi)  yolu 1955 lerde bitti. Çakırca, Boyalıca Keramet Orhangazi Güney yolu da 1957 yıllarında bitirildi. Bunun sonucunda da , taşımacılık zaman içinde tamamen karayoluna kaydı. Artık İznik den  Yalova (Dereağzı) ya kadar kamyonlarla sebze ve meyve nakliyesi yapılırken Yolcularda direk Yalova iskelesine gitmeye başladılar.

Zaman içinde motorlar işsiz kalmaya başlayınca birer birer İznik’ten çekilmeye başlamışlar. İznik Gölü de sessizliğe bürünürken meydan da su kuşlarına ve balıkçı kayıklarına kalmış oldu

Motor: Ahşaptan yapılan, yelken ve motor gücüyle hareket eden 30-40 ton kapasiteli teknelerdi. Hem yük , hemde insan taşımacılığında kullanılırdı

 

 

Leave A Reply

Your email address will not be published.