İlçemizde son aylarda oldukça yoğun turist hareketi izliyoruz. Bu sevindirici bir gelişme. Özellikle yerli turistler hem tur şeklinde geliyorlar, hem de özel araçları ile geliyorlar. Bayram tatilleri çok kalabalık bir İznik’te yaşıyoruz.
Son haftalarda ise bu yoğunluğa Arap turizmi katıldı. Bunlar da günübirlik turist. Gelen Arapların büyük çoğunluğu Iraklı ve bunlar ailece geliyorlar. Daha çok da Arap turistler Yalova ,Termal ve Gökçedere’de haftalarca, aylarca konaklıyorlar. İznik’e zaten oradan geliyorlar. Diğer turistlere nazaran Arap turistler alış-veriş de yapıyorlar. Çini başta olmak üzere giyim üzerine bol bol mal alıyorlar. Tabii olarak Arap turistlerde de pazarlık alış verişin ilk şartı.
Pazarlık olayı batı dünyasında kalmamış. Batı ülkeleri fiyatları aylar öncesinde belirleyip müşterisine duyurur. Batı ülkelerinde satışlarda kalite ve garanti şartı asıldır.
Doğu ülkelerinde ise fiyat önemlidir. Ucuz olsun da nasıl olursa olsun zihniyeti hakimdir. Onun için esnafımızın bu ölçüleri bilmesi gerekir.
Çarşı Pazar gezen turistlere ne yazık ki rehberlik hizmetlerini tam veremiyoruz. Bunun yanında hala tarihi yerlerimiz kapalı. Onarım adı altında maalesef ne halt ettikleri belli değil. Bunlar hem ülkemizin, hem İznik’in yüz karası davranışları.
Yıllarca müze kapalı tutulur mu kardeşim. Varsa bir pislik tespit edersin ama müzeyi açar hizmete devam edersin. Bunu bir türlü beceremediler. Böyle olunca da insanın aklına bir sürü sorular, bir sürü ihtimaller geliyor. Yaz geçiyor nerede ise ama göl kenarı bir türlü düzenini kuramadı. Neyse önümüzde daha çok yaz mevsimi var.
Tüm bunların yanında en önemlisi hizmet anlayışımız maalesef çok kötü. Servis diye bir şey yok. İki yudumluk çay bardağı ile sunulan çay hem pahalı, hem kalitesiz hem de en kötü kahvehanede bile yapılmayan bir sunum içinde.
Efendim böyle de gidiyor, doğru ne koysam gider ama bunlar hep turizmde eksi puandır.
Yani öğreneceğimiz çok şey var.
Ve ve ve… belki de en önemlisi trafik. Bu kadar keşmekeş bir trafik düzeni olmaz deriz ama işte İznik’te oluyor. Kural diye bir şey yok. Herkes alanya escort kendi bildiğini okuyor. Yetkililer de yok. Varsa da çaktırmadan seyrediyor. Valla ki Dünya’nın 8. harikası desek doğrudur. Herkes gidemez belki ama hiç değilse üç beş yetkili gitsin Yalova Çınarcık ilçesinin Esen köyünü görsün. Şöyle bir dolaşsın. Azıcıkta aklını ve gözünü kullansın. Zor şartlar altında o daracık kıyıda, trafik düzenini, deniz düzenini, insanlara davranış biçimlerini görsün. Çok değil oradaki zor ama olumlu çalışmaların escort alanya birazını ilçemizde uygulasın. Hiç masrafı yok. Gerekirse yol masrafı benden.
Azıcık etrafınıza bakın beyler, efendiler. Kendi kendinize gelin güvey olmayın. Adamlar taa İstanbul’dan İDO servislerini kurmuşlar gemiler vızır vızır gelip gidiyorlar. Binlerce turist taşıyorlar. Bunlar günlük hizmetler.
Biz ne yapıyoruz; armut piş, ağzıma düş. Çok bekleriz ağzımıza düşecek diye.
İşte benim İznik’te aradığım noksanlıklar bunlar. Öyle bir keşmekeşlik içerisindeyiz ki kimin ne yaptığı belli değil. Hangi fırına gitsen kepek ekmeği, tam buğday ekmeği, hatta yutturdukları çavdar ekmeğinin fiyatları farklı. Kalite desen hiç o fırınlara uğramamış, hamur mu çamur mu belli değil.
Yeni aklıma geldi de söylüyorum.
Aslında hangi kapıyı çalsam karşımda buruk acı.
Neyse daha önümüzde çok seneler var canım. Bu bayram olmazsa Kurbana kalsın hesabı.
Hoşça kalın.
