KUZEY ANADOLU FAYI VE İZNİK

0

Sefa AK

Jeomorfolog

İznik şehri tarihi dönemlerde büyük ölçekli depremler yaşamıştır. Şehrin depremler ile aktif şekilde etkilenmesi tektonik ve jeolojik yapısıyla ilgilidir. İznik’in depremselliği bu denli yüksek sismik aktivitede olması Kuzey Anadolu Fayı ile gerçekleşir. Kuzey Anadolu Fayı (Sağ yanal atımlı) fay olduğu bilinmekle birlikte, fayın yaşı konusunda araştırmacılar arasında kesin bir karara varılmamaktadır. Ancak çoğu araştırmacı fayın yaşının pliosen yaşlı olduğunu belirtilmektedir. Kuzey Anadolu Fayı yıllık ortalama 0,6 ile 1,2 cm arasında (farklı görüşler mevcut) batıya doğru kaymaktadır. Fayın doğuda Bingöl (Karlıova),Erzincan, Tokat(Niksar Erbaa),Samsun(Lâdik),Amasya(Merzifon),Çerkeş(Çankırı),Gerede, ovalarından geçerek Bolu ovasına erişmektedir Bkz.(H1).Bu noktadan itibaren Kuzey Anadolu Fayı 3 kola ayrılır. Bunlar; Kuzey kolu, orta kolu ve güney koludur. GPS Ölçümleri sonucu Kuzey Anadolu Fayı Orta kolu hareket hızının (2 mm/yılda), Kuzey kolu hareket hızının ise (15 mm/yılda) olduğu belirtilmiştir (Barka, 1993). Anadolu’nun batıya doğru kayması üç kol üzerinden farklı hızlarla meydana gelmektedir. Ayrıca Kuzey Anadolu Fayı ve kolları dışında bağımsız sismik boşluklar da bulunur. Kuzey Anadolu Fayı’nın kayma ve deprem üretme hızlarının Kuzey kolunda 75,güney kolunda 13 ve orta kolunda ise 9 oranında olduğu hesaplanmıştır (Yaltırak,2000). Kuzey Anadolu Fayı’nın orta kolu, kuzey ve güney kollarına göre daha az miktarda hareket hızı içerisindedir. Kuzey kolu Bolu, Hendek, Sakarya, Sapanca, Çınarcık sismik boşluğu, Tekirdağ havzası ve Ganos dağlarının güneyinden Saros Körfezine doğru devam ederek, ‘Ege ada yayına yönelir. Bir başka fay kolu ise Kuzey Anadolu Fayı güney koludur. Bu hat Bolu Dokurcun üzerinden açılan çizgisellik ile Göksu çayı (Osmaneli, Bilecik), Yenişehir ovası, İnegöl ovası ve Bursa ovasını takip eder, Biga yarımadası üzerinden Ege ada yayına doğru devam eder. İznik şehrinin de içinde bulunduğu Kuzey Anadolu Fayı Orta kolu Bolu Dokurcun üzerinden Geyve, Pamukova güneyindeki dağ eteklerini takip eder, Mekece’den İznik depresyonuna girer. Avdan dağları ile İznik Gölü güney kıyıları boyunca Gemlik körfezine doğru devam eden fay hattı Güney Marmara havzasına doğru açılır Bkz.(H 2). Genel hatlarıyla açıkladığımız fay hatlarının orta kolu İznik şehrini ilgilendirmesi açısından daha detaylı incelendiğinde; Kuzey Anadolu Fayı Orta kolunun Pamukova dağiçi ovasının güneyinden ilerleyen fay çizgiselliği Eğriçay ile Bayat köyleri arasından akış gösteren Sakarya Nehrinin hareket yönü kuzeydoğu atımlı olan noktada 462 m’lik sismik bir enerji yaratarak, nehirde ötelenme gerçekleştirmiştir. Mekece ile Çerkeşli göleti arasında Kuzey Anadolu Fayı orta kolu 150 ile 200 metre kademeli bir atım yapmış olup, karadin oluğu üzerinden İznik gölüne doğru açılmıştır. Karadin oluğunun gelişimini orta kol etkin şekilde açmış olmasına rağmen, eski bir pleistosen nehrinin de akış gösterdiği düşünülmektedir. Karadin oluğu üzerinde yayvan ve dolgulu bir vadi sisteminin gelişmiş olması bunun en açık kanıtıdır. Vadi üzerinden İznik gölüne doğru açılan havzada fay Dırazali-Sölöz-Gürle-Gemlik körfezine doğru devam eder. Dırazali ile Gürle köyleri arasındaki dağlık Avdan(Kurban) dağ silsilesi kuzeyi ile İznik gölü güney kıyıları arasındaki yamaçlarda fay morfolojisine ait izler net bir şekilde görülmektedir. Avdan dağlarından kaynağını alan devamlı ve mevsimlik akarsular, taşıdığı malzemeleri eğimin azaldığı yerlerde biriktirerek; Birikinti konileri, Birikinti yelpazeleri ve Sölöz deltası gibi geçiş fasiyeslerinin en büyük morfolojisini meydana getirmiştir. Kuzey Anadolu fayı Orta kolu ise bu jeomorfolojik birimleri yer yer kesmiş ve fay morfolojisine ait izler meydana getirmiştir Bkz.(U 1). Fay çizikleri, Fay diklikleri, Fay aynaları, Fay üçgenleri(façetaları) ve fay hatları üzerinde kayaçların faylarca ezilmesi sonucu oluşmuş ezik zonlar olan milonit ve breş yapılar meydana getirmiştir Bkz.(F1). Fay İznik gölünün güneyinden geçmesi neticesinde gölün güneyindeki kıyılarda derinlik özelliklerini değiştirmiştir. İznik gölü güneyinde kıyıdan 2 km açıkta aniden derinleşen batimetri (Derinlik haritası) oluşturmuştur. Göllüce gölün en derin yeri ile70 m, Paşapınarı önlerinde 55 m, Sölöz deltası önlerinde 40 m, garsak deresinin gideneği olan regülatör önlerinde ise 35 m kadar derinliğe erişmiştir. Bkz.(H 3). İznik gölü kuzey kıyılarında ise derinlik güneye göre daha azdır. Garsak deresinin buğun akış gösterdiği vadi aynı zamanda Kuzey Anadolu Fayı orta kolu tarafından açılarak (Antsedant boğaz) gemlik körfezine sularını boşaltmıştır. Bu fay hattı üzerinde meydana gelen tarihi depremler ise 17 olarak tespit edilmiştir Bkz.(T1). Genel hatlarıyla şekillenen bölgesel tektonik şartları neticesinde İznik şehri çeşitli tarihlerde depremler yaşamış, şehrin mimari eserlerinde değişiklikler meydana getirmiştir. Özellikle şehrin surlarında depremler neticesinde küçük boyutta ötelenmeler gerçekleşmiştir. Yenişehir kapı güneyinde diri faylar İznik gölüne doğru kademeler halinde açılmaktadır. İznik şehrinin Oblik (düşey ve yanal yönde gelişen faylanma) faylarca çökmesi ve dağlık bölgelerin yükselmesi sahanın Horst-Graben sistemi olduğunu işaret etmektedir. Bu sismik aktivite son zamanlarda keşfedilen Bazilikanın sular altında kalmasında da etkin bir çökmenin havzada aktif rol oynadığını gösterir. Aynı zamanda bir yandan çökme gerçekleşirken diğer yandan da İznik şehrinin kuzeydoğusunda bulunan yüksek dağlık sahadan kaynağını alan akarsularca (3,45 km² ile 3,44 km² arasında değişen) ve karadin oluğu üzerinde bulunan akarsu ile malzeme taşıması sonucu sedimantolojik süreç başlamıştır. Buğun Ayasofya’nın yüzeyden 2.30 metre gömülmesi de sedimantasyonun hızını göstermektedir. Hem tektonik olarak çökme hem de akarsularca taşınan malzemeler ile günümüz manzarası oluşmuştur. Abdulvahap tepesi (200 m) paleozoiyik (Birinci zaman) ile Triyas ( Üçüncü jeolojik zaman) arasında oluşmuş mermer, şişt (başkalaşmış kayaçlar) akarsularca taşınan malzemelerin yönünü ve hızını tayin etmiştir. Tarihi depremler üreten Kuzey Anadolu Fayı orta kolu İznik şehrini tamamen yok etmese de şehrin mimari eserlerinde tahrip edici bir etki yapmıştır. Şehrin en önemli tarihi düzeni olan ‘ızgara planlı kent’ dokusu günümüze kadar gelmesi İznik şehrinin tamamen yıkılmadığına kanıttır. Yapılan paleosismik araştırmalar neticesinde Kuzey Anadolu Fayı orta kolu üzerinde M.Ö. 2100 – M.S. 1900 arasında, İznik’i etkileyen farklı dış merkezli 17 deprem derlenmiştir. Bu depremlerden IX şiddetinde olanlar dikkate alındığında; bölgede M.S. 29 ile 1065 yılları arasında 300±50 yıllık bir tekrarlama aralığı belirlenmiştir (Adatepe,2006). Bütün bu yapısal süreçler geçmişten günümüze devam etmiştir. Ancak fay üzerinde meydana gelebilecek enerji miktarı ve basıncın boyutu gelecekte fayın kırılma olasılığını arttırıp azaltmaktadır. Bunun için meydana gelebilecek deprem büyüklüğü fayın basınç ve kırılma direncine bağlı olduğu da unutulmamalıdır.

H1: İhsan Ketinin (1948)’de tanımladığı Kuzey Anadolu Fay zonu. T1: Kuzey Anadolu Fayı orta kolu üzerinde meydana gelen depremler. H2: Kuzey Anadolu Fayı’nın sismik etkinlik haritası. F1: Güney kıyılardaki Fay diklikleri ve fay façetaları. U1: Fay dikliklerinin uydu görüntüsü. H 3: İznik Gölü’nün Batimetri (Derinlik) haritası.

KISALTMALAR:

Bkz: Bakınız H 1.2.3: Harita T1:Tablo F1: Fotoğraf U1: Uydu Görüntüsü.

REFERANSLAR:

Adatepe, F. ve Erel, L ., 2005, İznik’in Tarihsel Dönem Deprem Verileri ve Paleosismolojisi;

Kocaeli Deprem Sempozyumu, Özler Kitabı, Kocaeli.

Barka, A., 1993, Kuzey Anadolu Fayı’nın Sapanca-İzmit ve Geyve-İznik Kolları üzerinde Paleosismik

Arastırmalar, TÜBİTAK Proje No: YBAG-4/7551,İstanbul.

Şengör, A.M.C., 1979, The North Anatolian Transform Fault, its age, offset and tectonic significance, Jur. Geol. Soc. London, 136, p.269-282.

Yaltırak, 2000; KAF’ın Marmara Kolları ve Bölgenin Tektonik Yapısı, Güney Marmara Depremleri ve Jeofizik Toplantısı, 22 Eylül, s: 44-48, Bursa.

Leave A Reply

Your email address will not be published.