DEĞERLER DEĞİŞİR Mİ?

0

Zaman tüneli içinde insanları insan yapan değerlerin, yani ahlak anlayışınında değiştiğini görüyoruz.

Nedir bu ahlaki değişim? Kişilerin birbirlerine karşı davranışları ve bu davranışların etik bir biçimde değerlendirilmesi.

“Komşusu aç iken yatan, bizden değildir.” Bu söz hem insani açıdan, hem ahlaki açıdan ve hemde dini açıdan önemlidir. Bu sözün manası sadece açlık, yokluk, bir lokma ekmeğe muhtaç olmayı mı anlatır, yoksa daha derinlere gider isek mesele komşular yada insanlar arasında aç kalma, yada karnı tok sırtı pek ama en yakınını dahi düşünmemeyi anlatır.

Bir başka bakış açısından bakar isek tok bir insanın, aç bir insanın halini anlamaması olabilir mi?

Bir başka yaklaşım “Tok açın halinden anlamaz” manasınamıdır.

Hangi düzeyde düşünürsek düşünelim, ortada hoş olmayan bir tablo var demektir. En azından kınanacak derecede etik olmayan bir ortam var demektir.

Peki, çözüm nasıl olacaktır?

Türkiye’de 80 milyon, Dünyada ise 18 milyar insan yaşamaktadır. Bu insanların çok büyük bir çoğunluğu, fakir, az gelirli hatta bir dilim ekmeğe muhtaçtır. Açlıktan hergün binlerce insan ölmektedir. Bu ölenlerin tok komşuları yok mudur? Var ise niye bu aç insanlara el uzatılmamıştır?

Ülkemizde hemen hemen her kseimde muhtaç olan binlerce insanımız vardır. Bu insanların komşuları acaba “TOK” yatıyorlarda, bu aç olan komşularının hali nicedir diye sormazlar mı?

Ee hani müslümanız, bu sözde peygamberimizin sözü. Peygamberimiz sözleri sünnettir. Yani ibadetin farz olanından sonra gelir. Niye bu sünnete itibar ve itaat etmeyiz?

Efendim şu yada bu, falan filan bunlar mazeret değildir. Kendi kendimizi kandırmayalım. Ama, komşu hergün aç ise ben ona nasıl bakacağım meselesi karşımıza çıkıyor.

Devlet var, devlet baksın yada diğer sosyal kuruluşlar baksın. Doğru, tamamda nereye kadar devlet bakacak. Hem sonra “aç” insan sayısı az değil, çok. Devlet bu işe nasıl yetişecek ve bunun sonu ne olacak?

Devlet işin içine girince hemen siyaset öne çıkar. Siyasette de iktidar olan zaten devletin bu hizmetlerini yandaşlarına açmıştır. Onlar devletten yardım alırlar iktidara alkış tutarlar.

Öteki kesim yani iktidara ulaşamayanlar yada muhalif olan “aç” lar ne olacak? Sıkıntı, kavga çirkin siyaset hemen kendini gösterir. Niye? Devlet burada da “adil” değildir de ondan.

Bakın sadece bir açı, bir söz meseleyi nerelere götürür. Birde siyaset sahnesindekiler “oy” kaygısı ile türlü dolaplar çevirince nerde kaldı peygamberin sözü, sünneti.

Bugünün Türkiye’sinde çirkin siyaset, herşeyi berbat ediyor olsa da eh olduğu kadar demokrasi içinde az veya çok bu hak ve imkanlar aranır.

Birde şimdi kralların, şeyhlerin, emirlerin idare ettiği islami devletlerde demokrasi olmayınca bu hak ve imkanlar nasıl aranacak? Hemen söyleyelim arayamazsın. Ağzını açarsan helak olursun, yok edilirsin, işin biter.

Hele hele birde oralarda başkaları gelip savaşıyorlarsa, işte şimdi hapı yuttun? Zaten asırlardır o insanlara vatan-millet-devlet duyguları verilmemiş, bildiği sadece ya ümmettir ya aşirettir ya mezheptir. Onlarda deva olmayınca topla çoluk çocuğunu Türkiye sınırına. Yetmedi kaçak yollarla Avrupa kapılarına.

Ne olacak şimdi vatanda gitti? Geri dönemezsin, her yer işgal, her yer savaş alanı. Kim, kiminle savaşıyor belli değil.

Birleşmiş Milletlerde gündem Orta-doğu. Yada petrol kaynakları, enerji savaşı.

Daimi konseydeki daimi üyelerin bu gibi hallerde “veto” yetkisi kaldırılacakmış. Ne zaman? Ön çalışma yapılacak falan gelecek genel kurulda. Yani veto yetkisi olmayan diğer 180-200 ülkenin ağzına ver bir sakız, çiğnesin dursunlar.

Rusya IŞİD diye özgürlükçüleri vuruyormuş Suriye’de. ABD olmaz diyor, sadece IŞİD’i vuracaksın. Türkiye Cumhuriyeti yönetimi de hemen ABD’ye destek çıkıyor.

Nedir bunun manası? IŞİD’e karşı savaşanlar içinde yer alan PKK’nın Suriye kolu PYD’yi vurmayın diyor ABD. Türkiye’de hemen bildiri ile buna katılıyor.

Yani, yurdumuzda PKK ve(PYD gibi yan kuruluşları) hergün terör estirsinler, askerimizi, polisimizi, sivil insanlarımızı öldürsünler. Sonuç bu.

Gelelim sözün başına; acaba değer yargılarımız değişti mi, yoksa tavşana kaç, tazıya tutmu deniyor. Malum, 6 Hazirandan sonra terör azdı. Acaba 1 Kasım da ne olacak?

Allah yardımcımız olsun.

Hoşça kalın.

Leave A Reply

Your email address will not be published.