ACAR’ın SAL’I

0

İznik Gölü’nü çevreleyen yollar benim çocukluk yıllarımda yoktu. Orhangazi tarafına göl üzerinden ulaşılırdı. Bilirsiniz ulaşım kara-deniz-hava ve Demiryolu yani tren ile yapılır. Güney yolu yani Sölöz üzerinden giden yol 1950’li dönemde yapıldı, 2-3 yıl sürdü, 1956 senesinde Yalova-Orhangazi-İznik şeklinde otobüsle İstanbul dönüşü yapmıştık. Hatta, İstanbul’da otelde tahta kuruları beni fena halde ısırmışlardı. Birde sarı-kırmızı renkli sanki forma gibi süslü gömlek almıştı babam. O yolculukta Müşküle Çınarı’nda mola vermiştik. Araba beni tutmuştu, orada çeşmede elimi, yüzümü filan yıkadım, biraz kendime geldim.

Haa… o sarı-kırmızı gömlek İnikli Köyü’ndeki tüm çocukları, gençleri Galatasaraylı yapmıştı. O zamandan beri İnikli hep Galatasaray’lıdır.

1956-1957’lerde de gölün kuzeyinden yani Boyalıca üzerinden Orhangazi’ye ulaşan yol yapılmıştı. Bu yollar yapılınca ulaşım kara yolu ile yapılır oldu. Şöyle demek daha doğru olur. 1955 senesine kadar ulaşım göl’den motorlarla(yaklaşık 30-40 ton yük taşıyabilen ağaç kasalı ve motor ile pervanesi dönen hem yük, hemde insanların taşındığı deniz araçlarına motor derlerdi) yapılırdı.

İznik’te iskele halen kalıntıları olan eski Belediye Moteli’nin olduğu yer, yine son getirilen Büyükşehir Belediyesine ait “Akşemsettin” yolcu taşıma teknesinin yanaştığı iskeleden motorlar kalkarlardı. O iskelenin önünde şimdilerde oyun parkı, geniş diğer kısımların olduğu yere İznik Belediyesi Moteli yapılmıştı. Bu motel ve kuzey tarafında şimdi oyun parkı falan olan kısım çok düzenli akasyalarla gölgelik tam bir piknik alanı idi. O akasya parkın içinde sazdan yapılmış küçük bir oda vardı. O oda motorların yazıhanesi, idarehanesi idi.

Gölden ulaşım duraksayınca bu kez o geniş alana Motel yapıldı. 1959 da motel ve lokanta yapımı bitmişti. O eseri Rahmetli Celal Bayar Cumhurbaşkanı olarak İznik’e hediye etmişti. 27 Mayıs 1960 İhtilalinden sonra hazır bitmiş motel hizmete açılmadı. 1963 de yerel seçimlerden sonra İznik Belediyesi seçimleri yapıldı, Rahmetli İnal Sargın Belediye Başkanı olarak o eseri hizmete açtı. Motel 2 blok idi. Her blokta 6 odası var idi. Turizme iyi hizmet verince birkaç yıl sonra bu blokların üzerine bir kat ilavesi yapıldı, yaklaşık 50 kişilik bir tesis olmuştu. Bahçesine ve şimdiki yol tarafına çam ve çınar fidanları dikildi. Halen o parktaki çam ve çınar ağaçları o zamandan kalmadır. Yaklaşık 50 yaşlarını geçmişlerdir.

Buradan kalkan motorlar Çakırca-Boyalıca üzerinden Orhangazi’ye ulaşırdı. Oradan yolcular nereye gidecek ise karayolu ile giderlerdi. Eşya olarakta daha çok üzüm sandıkları ve diğer ürünler kamyonla Yalova deresi derdik, termal tarafında sahilde yine göldeki motorların benzeri motorlara aktarılır, onlar bu meyva ve ürünleri İstanbul’a meyva-sebze Haline götürürlerdi.

Böylece İznik Ovasının ürünlerinin büyük bir kısmı Çakırca iskelesinden motorlara yüklenirdi. Birkaç yıl öncesine kadar Çakırca’da sahilde iskeleden kalan iskele kazıkları sazların arasında görülüyordu. Haa.. birde Kumbaşı mevkiinde, şöyle Elbeyli yolu karşısında iskele vardı. Ürünler daha çok buradan yüklenirdi.

Belediye motelinin arkasındaki mevcut yolun doğu tarafında köşede bir çay bahçesi var. Bu bahçede zeytinliktir. Orası yani o zeytin bahçesi sanırım yan tarafı gölde motorları olan Acar’a aitti. Galiba Acar İstanbul’lu idi. Şimdi bu Acar’ın motorların en büyüğü şimdiki Martaşın karşısında sazların arasında kuma oturmuş durumda biraz yan vermiş olarak yıllarca orada kaldı. Tekne hiç kullanılmadan 1950’li yıllardan 1970’li yılların sonlarına kadar orada batık vaziyette kaldı. Zamanla bu tekne kaderine terk edildi, çürüdü, parçalandı, dağıldı gitti, yok oldu. Gölden ulaşımın son nişanesi idi.

O zamanlar İznik’te bu tekneleri çalıştıran kaptanlarda vardı. Kaptan Kadir(Kadir Baykent) Kaptan Mehmet(Mehmet Keklik) hatırladığım ve baba dostlarımızdı. Acar dediğimde onlardan biri idi.

50-60 sene sonra Bursa Büyükşehir Belediyesi jest olsun diyemi, nostaljik ve turizme hizmet olsun diye mi nedenini bilemiyorum ama İznik Gölü’nde bir ulaşım yapılması için, Kocaeli Büyükşehire ait “Akşemsettin” isimli yolcu teknesini İznik Gölü’ne getirildi.

Bursa Büyükşehir bu tekne için epey para harcadı, iskeleler onarıldı, pekçok reklamı yapıldı, hatta taşıma ücretleri bile ucuzlatıldı ama bu şekilde gölden ulaşım insanlarımızın ilgisini çekmedi. Belki zaman kaybı, belki de Orhangazi iskelesinde şehir merkezine ulaşımda masraflı gidiş-geliş oluşu ve diğer nedenlerle deniz ulaşımı, kara ulaşımına ayak uyduramadı.Son zamanlarda bu ulaşım aracınıda pek göremiyoruz, belki de yazın güzelliğini bekliyordur, bilemeyiz.Elli yıl sonrada olsa tarihi canlandırmak yada geriye dönüşüm tutmadı.İnsanoğlu yaşam şartları ve pratik ekonomik hatta zamanı hızlandıran hali ile hayatı yaşıyor. Daha geçen sene bu tekne için söylenenler nelerdi unutuldu bile.Şimdi başkanlar binsinler Akşemsettin’e, açılsınlar göle şöyle bir hesap yapsınlar. Biz milletin parasını nasıl çar-çur etmişiz. Bir sürü masraf, elde Kocaeli’nden alınan en masraflı tekne.Haydi bakalım defilemi yaparsınız, definemi ararsınız karar sizin.Acar’ın salını bilseydiniz, belki paralar çar-çur edilmezdi. Hoşça kalın.

Leave A Reply

Your email address will not be published.