KARADENİZ de DAĞLARININ DORUKLARINDA YALNIZ KALMIŞ BİR İZNİKLİ ŞEHİDİMİZ HÜSEYİN MUHACİR KORUCUOĞULLARI
Vatan tehlikeye düşende, o da arkadaşları gibi yollara düşme zamanı geldiğini anlamış. Gönderildiği doğu cephesine yola koyulmuştu. Bilmediği tanımadığı dağları beklemek Ruslara karşı ülkesini savunabilmek için. O’nu bölgede ilk karşılayan tanımadığı bu coğrafyanın sert amansız kışı olmuştu. Ama darda olan madem vatandı, savunacaktı kanının son damlasına kadar. Öyle öğrenmişti atadan dededen…
Kabaktepe neresi İznik neresi;
Siz hiç Kabaktepe’ yi hiç duydunuz mu? Harşit Vadisin de yatan şehitlerimizi düşündünüz mü? Ya da gecenin bir yarısında karanlığın içinden gelen, vatanı uğruna yaşamlarını hiç düşünmeden veren insanların sesini duydunuz mu? Ve uzaklarda göğe doğru yükselen tepe de arkadaşlarının yanında yatan İznikli Şehidi, KABAKTEPE de .
İşte bu, Kabaktepe neydi, ne oldu..??
Birinci Dünya Savaşı sonrasında 1917 yılında Erzurum üzerinden Gümüşhane ile Torul ilçesi istikametinde ilerleyen Rus birlikleri Torul Manastırı’nda ordugâh kurup, top ve uzun menzilli silahlı Rus birlikleri Kürtün istikametinde ilerleyerek Kazıkbeli Yaylası ve bu bölgeyi her alanda kontrol altında tutan hâkim nokta olan 2308 rakımlı Kabaktepe üzerinde ordugâhı kurmuşlar. Etrafına mevziler kazılmış dikenli tellerle de çevirmişlerdi. Rus birliklerine karşı koymak üzere o zamanki Trabzon yöresinden sorumlu Hacı Hamdi Paşa yönetimindeki birliğimiz içerisinden gönüllü olarak Kabaktepe’deki bu Rus birliğine baskın yapmak maksadıyla Yüzbaşı (Tosyalı Mehmet Yüzbaşı) ve altı erden oluşan küçük baskın birliği hazırlandı. İznikli er Hüseyin’de hiç tereddüt etmeden bu birliğe, gönüllü katılanların arasında yer almıştı. Rus askerlerinin Şubat 1917 tarihindeki bayramlarını kutlamak maksadıyla eğlenip içtikleri bir sırada Yüzbaşı ve altı er gece yarısı Rus askerlerinin gafletinden de yararlanarak baskın yapmışlar ve düşman cephaneliğini ateşe vermişlerdi. Türk Ordusu’nun saldırıya geçtiğini düşünen Ruslar geri çekilmeye ve kaçmaya başlamışlardır. Arazinin kayalık ve sarp olmasından dolayı da büyük kayıplar verilmişti. Bu esnada İznikli Hüseyin, komutanı ve arkadaşlarıyla Kabaktepe’de şehit olmuşlardır. Rus birlikleri Bolşevik İsyanı’nın da etkisi ile işgal ettikleri yerlerden çekilmeye başlamasından dolayı işgalin sonu ve kurtuluşun başlangıç noktası konumundadır Kabaktape. O zamanki koşulların zorlukları nedeniyle şehitler ne yazık ki aynı yere defnedilmek zorunda kalınmıştır. 1985 yılında ise, yöre halkının gayretleri ile yedi şehit yan yana defnedilmiş ve etrafı çevrilerek Şehitlik haline getirilmiştir.
Ordu, Giresun ve Trabzon hattını tutan Hacı Hamdi Paşa ya bağlı birliklerden, bu stratejik savaşta kendilerini vatan için feda edip tarihe Kabaktepe Şehitleri olarak geçen gönüllü kahramanlarımız şunlardır:
7/8 Teşrini-i Sani 1333/1917 yılında Rus işgali sırasında şehit olan Milli Savunma Bakanlığı Arşivler Müdürlüğü tarafından 1.Dünya Savaşı zayiat defterinde kimlikleri belirlenen 5 askerin kimlikleri ise şöyledir:
‘’1- 11. Kolordu 102. Alay 2. bölük Komutan vekili Kastamonu Tosya 1297 (1881) doğumlu Mehmet Yüzbaşı Efendi,
2- 88. Tabur 2.Bölük Piyade er 1309 (1893) İznik- Sultaniye Köyü * doğumlu Hüseyin Muhacirkorucuoğulları,
3- Piyade er Tokat 1308 (1892) doğumlu Esat Uzunömeroğulları,
4- 102. Kafkas Taburu 2. Bölük Takım Zabiti Piyade Teğmen İçel Silifke 1304 (1894) doğumlu Osman Nuri Efendi
5- 11. Kafkas Hücum Bölüğü Takım Zabiti Piyade Teğmen Artvin Yusufeli 1304 (1894) doğumlu Ziya Efendi. ‘’
Diğer iki şehidin kimlikleri ise tespit edilememiştir.
Kabaktepe Şehitliği, Harşıt Çayı nın güneybatı yakasında, vadi boylarının yaylalara ulaştığı yerdedir.
Harşit Vadisi nin, dağında, deresinde, yamaçlarında ve yaylalarında binlerce şehit ve düşman askeri yatmaktadır.
Doğduğu topraklardan çok uzakta yatan şehidimiz Hüseyin ve silah arkadaşlarının
Ruhları şad olsun.
*Sultaniye Köyü bugünkü Osmaniye Köyü yakınlarında var olmuş eski bir İznik Köyüdür.
