YAĞMURUN VE YEŞİLİN KALBİ: ORDU

0

Ordu’ya vardığınızda ilk fark edeceğiniz şey, hava ile toprağın arasında kurulan sessiz bir anlaşmadır. Karadeniz’in serin esintisi saçlarınıza dokunur, sisli dağlar şehrin üzerinden yükselir ve yemyeşil tepeler gözünüzün önünde dalgalanır. Burada zaman, doğayla birlikte akar; insanın adımlarına, nefesine ve ruhuna uyum sağlar.

Ordu’nun merkezi Altınordu ilçesidir; ancak şehrin ruhu sadece merkezde değil, tüm ilçelerinde yaşar. Fatsa’nın limanları, Ünye’nin kıyı köyleri, Perşembe ve Mesudiye’nin yüksek yaylaları… Her biri Ordu’nun farklı bir yüzünü sunar. Kuzeyde Karadeniz’in hırçın dalgaları, güneyde Tokat ve Sivas’ın dağları, batıda Samsun’un geniş ovaları ve doğuda Giresun’un yeşil yamaçlarıyla çevrili bu il, coğrafi çeşitliliği sayesinde iklimden kültüre kadar pek çok farklı deneyim sunar.

Karadeniz’in tipik iklimi burada belirgindir: Yağmur ve nem şehrin vazgeçilmez eşlikçileridir. Özellikle yaz mevsiminde bile gökyüzü sürprizlerle doludur; bulutlar hızla gelir, kısa ama yoğun yağmurlar bırakır ve ardından güneş tekrar kendini gösterir. Bu iklim, Ordu’nun doğasını yeşil ve bereketli kılar. Tepelerdeki fındık bahçeleri, yaylalar ve ormanlar, şehri hem ekonomik hem de görsel olarak zenginleştirir.

Ordu’nun nüfusu 2025 verilerine göre 770.711’dir. 19 ilçeye yayılan bu nüfus, sahil kasabaları ile dağ köyleri arasında farklı yaşam biçimlerini barındırır. Sahil kasabalarında denizle iç içe bir hayat sürerken, iç kesimlerde yaylalar ve ormanlarla çevrili köylerde insanlar toprağı, hayvanı ve fındık bahçeleriyle iç içedir. Bu kontrast, şehrin hem modern hem de geleneksel yüzünü bir arada gösterir.

Ordu, tarihiyle de büyüleyicidir. Antik çağlarda Kotyora adıyla bilinen sahil yerleşimi, Miletos kolonileri tarafından kurulmuş, Pers ve Bizans dönemlerini görmüş, Selçuklu ve Osmanlı hâkimiyetine tanıklık etmiştir. Boztepe’nin tepesinde eski kalıntılar, sahil köylerinde taş evler, tarihi izleri hâlâ yaşatır. Her taş, her sokak, geçmişin fısıltılarını taşır; ziyaretçiye adeta “buradaydım, seni bekledim” der.

Ordu’nun ekonomisinin bel kemiği tarımdır. Özellikle fındık üretimi ilin simgesi hâline gelmiştir. Tepelerde sıralanan bahçeler, bahar geldiğinde çiçek açar ve bir renk şöleni sunar. Ordu, Türkiye fındık üretiminin önemli bir kısmını karşılar ve bu özelliğiyle ülke ekonomisine büyük katkı sağlar. Ancak son yıllarda rekoltede yaşanan düşüş, üreticileri ve ekonomiyi zorlamaktadır. Yine de fındık, Ordu’nun simgesi olmayı sürdürmektedir.

Tarımın yanı sıra orman ürünleri ve balıkçılık da önemli ekonomik faaliyetlerdir. Sahil kasabalarında küçük limanlar, yerel balıkçı tekneleri, günlük taze balık alışverişinin yapıldığı noktalar olarak öne çıkar. İç kesimlerde ise yayla hayvancılığı ve tarım devam eder; insan, doğayla uyumlu bir yaşam sürer.

 

Ordu, turizm açısından da büyük potansiyele sahiptir. Boztepe’den şehre bakmak, Karadeniz’in sonsuz mavisini ve yeşilin binbir tonunu gözler önüne serer. Teleferik ile çıkılan Boztepe, hem gün doğumunu hem de gün batımını izlemek için ideal bir noktadır.

Yaylalar ise doğa ve kültürü bir araya getirir. Perşembe Yaylası, Mesudiye’nin yüksek köyleri ve Aybastı’nın serin yayla yolları, ziyaretçiye hem nefes alma hem de geleneksel Karadeniz kültürünü tanıma fırsatı sunar. İnsanlar yazın yaylalara çıkar, serin havayı içine çeker ve toprağın, ormanın ve hayvanların ritmiyle bütünleşir.

Sahil kasabalarında ise limanlar, çay bahçeleri ve kafeler, modern yaşamın dokusunu yansıtır. Denizle iç içe bir yaşamın keyfi, taze balık ve çayın eşliğinde daha da artar. Ünye, Fatsa ve Kabataş gibi ilçeler, hem tarihî hem doğal zenginlikleriyle öne çıkar.

Ordu’nun kültürü, Karadeniz insanının sıcaklığı ile doğanın ritmini birleştirir. Yayla kültürü hâlâ güçlüdür; insanlar hayvanları, bahçeleri ve geleneksel yaşam biçimleriyle toprağa bağlıdır. Sahil kasabaları ise daha hareketli, modern bir hayat sunar. Bu iki yaşam biçimi, Ordu’yu eşsiz kılan bir zenginliktir.

Festival ve etkinlikler, şehrin kültürel canlılığını gösterir. Fındık festivalleri, halk oyunları gösterileri, yayla şenlikleri, ziyaretçilere hem eğlence hem de kültürel deneyim sunar.

Ordu, sürdürülebilir bir şehir olma yolunda büyük bir potansiyel taşır. Tarım, turizm ve kültür turizmi birlikte değerlendirildiğinde, şehrin ekonomik ve sosyal anlamda gelişmesi mümkündür. Yeşil turizm, ekoturizm ve yayla turizmi, Ordu’nun marka değerini yükseltecek alanlardır.

Şehir, hem doğayla hem de tarihle uyumlu bir yaşam sunar. Yağmur damlalarının yapraklara dokunuşu, denizin kıyıya vurduğu sessiz çığlık, fındık bahçelerinin rüzgarla dansı… Hepsi bir araya geldiğinde Ordu, Karadeniz’in kalbi, yeşilin ve yaşamın birleştiği bir mabed hâline gelir. Buraya adım attığınızda, şehir sizden bir parça ister; siz de ona bir parça bırakırsınız.

Leave A Reply

Your email address will not be published.